-
Zerrin Işık
Tarih: 07-04-2024 11:21:00
Güncelleme: 07-04-2024 11:26:00
Çocuklarımızla en güzel örnekleri yaşadığımız bugün de onları korumaya ve ihmal etmemeye dikkat edelim olur mu?
Çocukların paylaşmayı öğrenmesi için bayramlar önemli fırsatlardandır. Sevgiyi, mutluluğu, hoşgörüyü, huzuru, sahip olduğumuz parayı, yediğimiz yiyecekleri paylaşırız bayramlarda. Bu öğrenme, çocukların böylesi özel günler de ‘’mutlu olma alışkanlığı’’ edinmesini sağlar. Bayramlar, aile içi bağlarımızı güçlendirir, çocuklara kendilerini değerli hissettirir.
Çocuklara verebileceğimiz en güzel örnekleri bu günler de yaşarken, çocuklarımızın mahremiyetini ve sınırlarını korumak, onları ihmal etmemek için dikkat etmeliyiz. Bunun için;
- Çocuklardan zorla el öpmelerini istemeyelim.
- Birilerinin çocukları zorla öpmelerine, kucaklarına almalarına, sevmelerine izin vermeyelim.
- Çocuklarımızı uzun süre görmediğimiz yerlerde yalnız bırakmayalım.
- Çocuklarımızı kalabalık ortama girmeleri ya da bulunmaları için zorlamayalım.
- Çocuklarımızı kaşımızla, gözümüzle yönetmeye çalışmayalım. Sürekli bakmayalım. Çünkü onlara farkında olmadan, sanki hata yapacaklarmış gibi güven zedeleyici, kaygı verici mesajlar verebiliriz.
Bunlar yerine;
- Eğer istiyorsak önce yetişkin olarak bizler el öperek örnek olur ve sonra çocuğumuza ‘’İstersen büyükannenin/teyzenin/amcanın elini öpebilirsin’’ diyebiliriz.
- Çocukları baskı ve zorlama ile sevmek; şeker, çikolata, para sunmak, çocuklarda mahremiyet duyarlılığını azaltır. Bunun yerine ‘’Biliyorum, oğlumu/kızımı öpmek, sarılmak, sevmek istiyorsunuz fakat kendisine zorla bir şey yapılmasını istemiyor, biz de anne ve babası olarak bunu hoş görmüyoruz. Eğer isterse size gelir ve sarılır’’ diyerek hal hatır sorulabilir
- Ara ara çocuklarımızın güvenini sarsmadan uzaktan onlara bakabilir, neler yaptığını ve kimlerle beraber olduğunu görebiliriz. Eğer istersek arada bir yanına gidip ona ve oyunlarına eşlik edebiliriz. Bu sayede varlığımızı ve güvenimizi çocuklara hissettirmiş oluruz.
- Kalabalık ortamlar bazen biz yetişkinleri de rahatsız edebilir. Burada kişilerin kalabalık ortama, gürültüye ve görüntülere karşı duyarlılığından bahsedilebilir. Çocuklarda bu durum daha hassas olabiliyor. Onları böyle ortamlara girmesi için zorlamak yerine ‘’Buradayım, annenle/babanla senin yanındayız. Ne zaman istersen yanımıza gelebilirsin.’’
- Bu gibi yaklaşımlar ile güveni, sevgiyi ve ilgiyi azaltmadan bir bayram geçirir ve çocuklarımızın mahremiyet bilincinin zedelenmesinin, sınırlarının ihlal edilmesinin ve onları ihmal etmenin önüne geçebiliriz.
- Bununla beraber, bayramlar sadece kutlanan değil, kaybettiğimiz sevdiklerimizi ve yakınlarımızı andığımız özel anlardan biridir. Bu günlerde mezarlık ziyaretleri yapılabilir. Mezarlık ziyaretleri çocuklar ile yapılacaksa dikkat etmemiz gereken noktalar vardır:
- Özellikle de küçük çocuklar ile yapılacak mezarlık ziyaretleri olabildiğince kısa sürmeli. Ölüm, mezar, toprak gibi kavramları çocuğun yaşına uygun olmayan şekilde ve detay vererek açıklamalardan kaçınılmalı, burada yatıyor ya da uyuyor gibi cümlelerden uzak durulmalıdır. Bu gibi yanıtlar çocukların kaygı seviyesini yükseltebilir.
Çocukluğun en güzel anılarından olan bayramların önemi oldukça büyük. Yardımlaşma ve paylaşma gibi değerlerimizin olduğu bu özel gün de şeker tadında bir bayram geçirmenizi diliyorum
Çocuk Gelişim Uzmanı / Psikoterapist
Zerrin Işık
- ANAOKULUNA BAŞLAMA VE ÇOCUK PSİKOLOJİSİ
- Çocuklarda Duygu Yönetimi
- Ergenlik Dönemine Giren Çocuğa Yaklaşım Nasıl Olmalıdır?
- BEKÇİ ANNE SENDROMU
- Çocuk Gelişiminde Önemli 2 Kavram: Sorumluluk ve Özgürlük
- Müge Anlı ile Tatlı Sert Programında Yaşanan Olay...
- KENDİNİ YAŞAMAK
- Çocuk İstismarı ve İhmali Nedir?
- Göç Olgusunun Çocuklar Üzerinde Yarattığı Psikolojik Etkiler