içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

ANAOKULUNA BAŞLAMA VE ÇOCUK PSİKOLOJİSİ

Sevgili ebeveynler;

Anaokuluna başlama ve yaşanan uyum süreci hem çocuk için, hem de sizler için sadece önemli bir adım değil, aynı zamanda oldukça da anlamlı bir dönemdir. Çünkü bu dönem çocuğun ilk kez dış dünyaya açıldığı ve yıllarca sürecek eğitim hayatının ilk günüdür.

 

Yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda yeni bir ortama girdiğinde ve ilk defa karşılaştıkları durumlara karşı önce uyum sağlama sürecinden geçerler. Fakat bu süreç bazı çocuklar için kolay olurken bazı çocuklar için zorlayıcı olabiliyor. Anaokuluna yeni başlayan çocuklarda da sık sık gördüğümüz bu durumun sebeplerini bilmek ve süreci kolaylaştırmak için ebeveynlerin de bu sürece hazır olması, uygun ve destekleyici yaklaşımları bilmesi önemlidir.

 

Bu süreçte çocuklarda ayrılma (terk edilme) kaygısını ve bunun çıktısı olarak da ağlama nöbetleri ve uyum sağlama sürecinin uzadığını görebiliyoruz. Sürecin uzamasının tek sebebi sadece çocuğun yaşadığı kaygı olmayabilir. Burada çocuğun mizacı, sosyal ve duygusal zekası, uyum düzeyi ve bakım verenine karşı güven duygusu sürecin uzamasıyla doğrudan ilişkilidir. Buna ek olarak, bu süreçte ebeveynlerde bazı kaygılar yaşayabiliyorlar. Ebeveynlerin, özellikle de annenin rahat olması ve kararlı olması çocuğun uyum sürecinin kolaylığı için çok önemlidir.

 

Uyum Sağlama Sürecinde Neler Yapabilirsiniz?

 

  • Öncelikle sabırlı, kararlı ve rahat olmalı, çocuğunuzun gittiği okula ve öğretmenine karşı güven duymalısınız. Bu çocuğunuzun uyum süreci için önemlidir.
  •  
  • Çocuğunuzun kaygılarından ve ağlamalarından kaçmayın. Anlamaya çalışın ve bunu ona hissettirin.
  •  
  • Çocuğunuz evdeyken (kendini rahat ve güvende hissettiği) onunla okul hakkında minik sohbetler yapın. Okulun eğlenceli bir yer olduğundan, arkadaşlarıyla oyunlar oynayabileceğinden ve öğretmeninin onu çok seveceğinden bahsedebilirsiniz. Ayrıca okulun anne babalara uygun bir yer değil, çocuklara uygun bir yer olduğu için içeri girmediğinizi, okul çıkış saatinde çocuğunuzu kapıda bekleyeceğinizi söyleyin. Bunları anlatırken çocuğun kendisini rahat ve güvende hissedeceği bir ortam da ve zamanda olmasına dikkat edin.
  •  
  • Çocuğu kapıdan teslim ederken vedalaşmalar olabildiğinde kısa olmalı, çocuk ağlasa bile kararlı davranmanız gerekir. Net ifadelerle ‘’Akşama görüşürüz, Hoşça kal’’ gibi cümleler ile vedalaşmayı sağlayabilirsiniz.
  •  
  • Çocuğunuz sizden ayrılmakta zorlanıyorsa, sizin dışınızda, fazla bağımlı olmadığı biri tarafından okula götürülmesi sağlanabilir.
  • Bu süreçte okulun rehberlik servisinden ve sınıf öğretmeninden destek alabilirsiniz.
  •  
  • İlk zamanlarda çocuğunuzun okulda mutlu ve eğlenceli vakit geçirmesine odaklanmalı ve okulda ne yiyip ne içtiğiyle ilgili fazla soru sormamalısınız.
  •  
  • Çocuğunuzun sevdiği herhangi bir eşya, oyuncak vb. bir şey varsa ilk günlerde kendisini güvende hissetmesi için okula götürmesine izin verebilirsiniz.
  •  
  • Çocuğunuz okulda neler yaptığı ile ilgili sizinle konuşmak isterse onu dikkatle dinleyin. Ancak konuşmak istemezse de lütfen sorular sormayın. Bunun yerine ‘’Bugün okula seni almaya geldiğimde rahat ve keyifli görünüyordun, okulda oyun oynarken eğlendiğini düşünüyorum.’’ gibi çocuğunuzun duygularını anladığınızı belirten ve onu rahatlatan cümleler kullanın.
  •  
  • İlk hafta çocuğunuzun uyum süreci rahatlayabilir ve artık alıştığını düşünebilirsiniz. Ancak sonraki hafta yine başa sarabilir. İlk zamanlarda bu normaldir.
  •  
  • Fakat çocuğunuzun uyum süreci uzuyorsa, kaygılar yoğun bir şekilde devam ediyorsa okula gönderme konusunda ısrarcı olmayın ve kaygının kaynağını araştırmak için uzman desteği alın. 

 

Çocuk Gelişim Uzmanı
Zerrin Işık

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum