Elmas BACIOĞLU KAMA

- Görünen, Görülmeyeni Konuşturur!

Yılın başından beri kolektif olarak bir iç yolculuğun içindeyiz. Ocak’ta “ben kimim?” sorusunu içten içe sorduk. Şubat, ilişkilerimizi, iş birliklerini ve yakın bağlarımızı gözden geçirme fırsatı verdi. Mart, biraz neşeyle karışık bir dışa açılma, “Ben buradayım!” deme cesaretini getirdi. Nisan ise “Güzel kardeşim, tamam da bu temelin ne kadar sağlam?” diyerek ayağımızı yere bastırdı. Şimdi Mayıs’tayız. Artık sahne ışıkları yavaş yavaş açılıyor.

2025 yılı evrensel olarak 9 enerjisi taşıyor.9 tamamlanmanın, içsel dönüşümün ve ruhun ilhamla buluşmasının yılı. Bitmeye hazırlanan, tamamlanmaya niyetli, artık ne ise gerçeğiyle yüzleşmeye hazır bir yıl bu. Mayıs ise bu büyük tamamlanma yolcuğunun tam ortasına gelmekte. Zihnin astlarla buluştuğu bir eşik ayı. Kolektif olarak 14/5 enerjisine adım atıyoruz.

Bakın şimdi… 5 deyip geçmeyin. Numerolojide 5, hem belanın hem belagatin sayısıdır. Bir yandan değişim ister, hareket ister; “Beni bırak, özgür olayım” der. Öte yandan dengeyi kaybedenin başını döndürür. İşte bu yüzden 5’in enerjisi, farkındalık, karar ve devrim niteliğinde adımlarla gelir. Zihin harekete geçmek ister. İçimizde büyüyen düşünceler artık görünür olmak, eyleme dönüşmek ister. Mayıs tam anlamı ile bir köprü, ruhla madde, içsel sessizlikle dış dünyanın sesi arasında.

Bu ay kendinize şu soruları sorma vakti: Ruh mu konuşuyor, zihin mi? Arzuların mı seni yönlendiriyor, yoksa iç sesin mi? Gerçekten ne istiyorsun? Olanı zorla mı oldurmaya çalışıyorsun? Yoksa akışa güvenip teslim mi oluyorsun?

Peki ne oluyor bu ay?

İletişim artıyor. Sosyal medya, toplumsal gündem, sansasyonel başlıklar birbiri ardına akacak. Görünenin çok konuşulduğu bir döneme giriyoruz. Fakat bu konuşmalar sadece dedikodu değil. Konuşulanların ardındaki niyet ve gerçeklik sorgulanacak. Kim neyi niçin söylüyor, kim hangi sözüyle neyin üzerini örtüyor? Her şey yavaş yavaş belirginleşiyor. Sadece söylenen söze değil, o sözün ardına bakmak, niyetleri sezmek, hakikati ayırt etmek gibi sınavlardan geçeceğiz.5 enerjisi daima biraz “popülerlik” taşır. O yüzden göz önünde olanların imtihanı büyük. Ün mü, şöhret mi, yoksa hakikat mi? Mayıs eylem ayı. Ama bu eylemin içinde sadelik, içsel netlik ve teslimiyet var. Kafalar karışık olabilir, çünkü görünmeyen etkiler çok güçlü. Bu yüzden görünene değil, derindeki sese odaklanın. En çok da kendinize karşı net olun. Başrolde iç sesiniz var. Bu ay içinizde ne tutuysanız dile gelmek isteyecek. Ama hangi kelime ile dile geleceği, sizin seçiminiz olacak. Bu ay konuşanlar değil, yapıcı konuşanlar kazançlı çıkar. Çünkü Mayıs’ta söylenen söz sadece kişiye değil, kollektif bilinç altına dokunur. Hem bireysel hem toplumsal olarak… 5 enerjisi, devrim niteliğinde kararlar verdirebilir. o yüzden bizlere düşen görev, her sözün, her bilginin, her olayın arkasındaki enerjiyi ve niyeti sezebilmek olacak.

İş dünyasında, ticari alanda ve finansal yapılarda ani yön değişimleri mümkün. Dışsal cazibeye kapılmak kolay ama içsel sağlamlık test edilecek. Evrensel akış şu soruyu fısıldayacak. “Kazanmak mı istiyorsun? O halde önce neyi neden istediğini bil.” Bu yüzden Mayıs, yalnızca hareket değil; aynı zamanda niyetin netleşmesi demek. Bu ay ilişkiler sınavdan geçiyor. Yakın çevre, arkadaşlıklar, partnerlik... Kiminle neyi neden paylaştığını bilmek, duygusal ve zihinsel bağları daha sağlıklı kurmak önemli. Çünkü 5 enerjisi sadece dışa dönüklük değil, aynı zamanda içten içe fark edilmek isteyen duyguların da taşıyıcısıdır.

Rüzgâr gibi görünmeyen ama yön değiştirdiğinde her şeyi etkileyen döngüler içindeyiz. Her alanda merak artıyor. Çeşitlilik cezbedici gelecek. Âmâ bu çeşitlilik içinde yüzeysel bağlantılar, derinliksiz kararlar, hatta manipülasyon ve sansasyonel haberler içinde olma riski var. Bu yüzden ruhunuzla hizalanmayan şey, sizi yoldan çıkarabilir. Boğaz çakrası bu ayın başrolünde. Yukarıda yazdığım gibi, içinde ne tuttuysan, dile gelmek isteyecek. Seçim sizin elinizde. Kırmak kolay, onarmak zor. Unutmayın, Mayıs’ta söylediğiniz ve eyleme döktüğünüz her şeyin yankısı uzun sürebilir.

Mayıs ayı, doğada da ani hava değişimlerini, sıcak-soğuk geçişlerini, yön değiştiren rüzgarları getirebilir. Bu dışsal hareketler, içsel olarak da değişim sinyalleridir. Duygular, düşünceler, kararlar hızlı akar ama özünü unutan, dengesini kaybedebilir. Doğa ve iç dünya arasındaki denge, bu ay önemli. Doğada olduğu gibi, iç dünyamızda da duygu fırtınaları yaşanabilir. Mayıs aynı zamanda “tohum ve meyve” ilişkisidir. Ektiğin neyse, bu ay yavaş yavaş görünür hale gelir. Ama o meyvenin hangi topraktan, hangi niyetle geldiği sorulacak. Maddi dünyanın ihtişamıyla manevi derinliğin çatıştığı yer tam da burası. Kim neyle beslendi, kim neyi dönüştürdü… hepsi kendini belli eder.

Haziran’dan itibaren artık hiçbir şey eskisi gibi gizli kalamayacak. 9 enerjisinin “tamamlanma” daveti daha net duyulacak. Mayıs, bu geçişin son provasını yapıyor. O yüzden bu ayın sorusu net: “Kendine karşı dürüst müsün?”

Dengeyi bulan kazanır.

Gerçeği söyleyen şifalanır.

Fazlasında kaybolan, özünde kendini unutur.

Yani bu ay durmak yok ama dengeyi kaybedersen çok şey olur. Hakkı söyle ama hikmetiyle söyle. Hareket et ama niyetinle et.

Şimdi zaman, görünenden görünmeyene adım atma zamanı.

Kalabalık sözlerin içinden, Özün sessizliğine yürüyebilme zamanı.

Mayıs’a Niyetle:

 “Beni ben yapan değerlerde sabit, beni zorlayan değişimlerde esnek olmayı öğreniyorum.

İçimden gelen sesi, kalp kırmadan ifade etmeyi seçiyorum.

Beni ben yapan hakikatimle, dünya sahnesinde dengede kalmayı niyet ediyorum.”

Elmas BACIOĞLU KAMA

 NUMEROLOG