içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

“İlahi Adaletin Kapısı, Şifa, Derinlik ve Manevi Hesaplaşma”

TEMMUZ 2025

 

"Kimi zaman yola ağrıyla başlarız ama yolun kendisi şifadır.    Barış, kendini kabul ettiğin anda başlar."

 

Temmuz ayı,7.ay ve 2025(9) toplamıyla birleştiğinde 16/7 enerjisini taşıyor. Bu, içsel yüzleşmelerin, kalpten kararların ve ilahi planın farkındalığıyla hareket etme zamanıdır. Aynı zamanda (9) yıllık döngünün ikinci yarısına geçiyoruz. Artık “ben kimim, neye hizmet ediyorum ve neyi tamamlamam gerekiyor?” gibi sorular daha çok görünür hale gelecek. Yılın en sıcak zamanlarına adım atarken, Temmuz ayı bizleri sadece mevsimsel değil, ruhsal bir sıcaklıkla da karşılıyor. Bu öyle bir enerji ki hem affetmeye hem yüzleşmeye hem de kendi iç yuvamıza dönmeye çağırıyor. Kimi aylar vardır, bir selam gibi gelir. Kimi aylar ise sancıyla başlar. Temmuz ayı bu yıl hem doğumun hem tamamlanmanın sancısını birlikte getiriyor. Artık kaderin sahnesine çıkma zamanı. Numerolojik olarak Temmuz ayı 16/7 enerjisiyle şekillenirken, (16) görünmeyenin görünür olma hali, (7) ise derinleşme, içe dönüş ve hakikati sorgulama demek. Tam da bu nedenle bu ay, bize tek bir soruyu fısıldıyor, “Gerçekten neyin peşindesin?” Bu sorunun cevabı hem kişisel hem de kolektif düzlemde yönümüzü belirleyecek. Zira 9 yıllık döngünün ikinci yarısına girerken, sadece yeniye geçmeyeceğiz. Aynı zamanda eskiyle vedalaşıp affetmeyi, arınmayı, teslim olmayı öğreneceğiz.

 

Tamamlanmanın Şifası (9) ve Ruhun Yüzleşmesi (7)  

 

Temmuz, geçmişin yüklerini geride bırakmak için değil, onlarla yüzleşip barışmak için geldi. Kendinle kavgan bitmeden hayatla barışamazsın. Şifa, sadece iyileşmek değil; “neden hasta oldum?” sorusunun cevabını kabul edebilmektir.9 sayısı, her zaman bir kapanışı, bir vazgeçişi ve affedişi temsil eder. Temmuz, bizleri uzun süredir içimizde taşıdığımız ama artık işlevini yitirmiş yükleri bırakmaya çağırıyor. Özellikle aile içinde geçmişe dönük kırgınlıklar, çocukluk yaraları, eş ilişkilerinde bastırılmış duygular bir bir su yüzüne çıkabilir. Ama bu, bir kriz değil, şifanın başlangıcıdır. Bu aya eşlik eden 7 sayısı ise, içe dönüş, ruhî arınma, yalnız kalma ihtiyacı, gerçeğin peşinden gitme arzusunu beraberinde getiriyor. (7) nostaljik temaları da beraberinde getiriyor. Çocukluk anılarınız, eski dostluklar, unutulmuş fotoğraflar gün yüzüne çıkabilir. Bu geri dönüşler bazen kalbi ısıtırken, bazen de duygusal temizlik yapmanız gerektiğini gösterebilir. Belki bir mezar ziyareti, belki eski bir defteri açmak... Bütün bunlar ruhun köklerine dokunur. Bu ay, bol bol düşünmek, yazmak, okumak, dua etmek, ibadet etmek ve sessiz kalmak isteyebiliriz. Kimi zaman sevdiklerimizden, kimi zaman kalabalıktan uzak durmak isteyebiliriz. Çünkü bu ayın dili “sessizlikteki hakikat”tir.  

 

Temmuz, görünürde sessiz olsa da perde arkasında çok sesli bir ay. İş ortaklıkları, evlilik teklifleri, anlaşmalar, mahkeme süreçleri gibi önemli konular birer imzaya dönüşebilir.

Fakat burada dikkat edilmesi gereken en önemli şey, her kararın ardındaki niyettir. Çünkü Temmuz ayında sadece dünyasal mahkemeler değil, İlahi Mahkeme de devrede. Yani attığımız her adım, verdiğimiz her karar, “vicdan” terazisinden de geçmek zorunda. Yalnızca haklı olmak değil, hakkaniyetli olmak bu ayın ana teması.  2025 ‘in bu ayı, bireysel olduğu kadar kolektif olarak da adalet, sağlık ve eğitim alanlarında hareketlilik getirebilir. Dünyada, kadim bilgilerin yeniden gündeme gelmesi, ruhî liderlerin yükselmesi, şifaya dair sistemlerin görünür olması, kadın hakları, çocuk adalet sistemi, çevresel duyarlılıklar gibi temalar öne çıkabilir. Temmuz, ilahi adaletin ve içsel adalet duygusunun sınanacağı bir dönem. Mahkeme, adli konular, miras, hak arayışları gibi gündemler netleşebilir ya da uzayabilir. Bu süreçte sabırlı ve stratejik olmak önemlidir. "Ne kadar plan yaparsan yap, kaderin üstünde bir kader vardır." İlahi planı kabul etmekle başlar huzur. Eğer bir konuda adalet arıyorsanız, önce kendi içinde dürüst olmalısınız. Hak ettiğinizi düşündüğünüz şey için gereken sorumluluğu aldınız mı? Yoksa sadece talepte mi bulunuyorsunuz?

 

16 Sayısının İlahi Dokunuşu; Yıkım mı, Uyanış mı?

 

Ayın sayısal özeti olan 7, 16 sayısından geliyor. 16, numerolojide ani fark edişlerin, sarsıcı olayların, bazen de “yıkım gibi görünen uyanışların” sembolüdür. Bu enerji, özellikle adalet, sağlık, ilişkiler ve iş hayatında beklenmedik olaylara zemin hazırlayabilir. Ancak her yıkım, ardında yepyeni bir inşa alanı bırakır. Bu ay, “bu böyle gitmez” diyen ruhlarımız için kaçınılmaz yüzleşmeleri tetikleyebilir. 16’nın enerjisiyle ani ayrılıklar, yüzleşmeler veya kırılmalar olabilir. Bu bir yıkım değil; bir uyanıştır. Her şey dağılıyorsa, belki artık o düzende kalmaman gerekiyordur. Olanı değil, olması gerekeni izlemeye niyet etmeli. Bir mahkeme kararı, iş ortaklığının çözülmesi, yıllardır ertelenmiş bir yüzleşme ya da ani bir sağlık gündemi… Her biri dışarıdan bakıldığında zorlayıcı görünse de özde ruhun “yeniden düzenlenme” ihtiyacıdır. İlahi Adalet artık görünür olmak istiyor. Adalet, bu ayın anahtar kelimelerinden biri. Hukuki süreçler, hak arayışları, aile içi miras konuları, geçmişte kapanmamış defterler… Hepsi bir şekilde tekrar gündeme gelebilir. Ama unutmayalım ki bu ayda atılan adımların sadece dünle değil, ruhsal planla da ilgisi var.

Her ne kadar stratejik düşünsek de 7 sayısı bize şunu hatırlatıyor, ne kadar plan yaparsan yap, kaderin de bir aklı vardır. Bu ayın şifası, her şeyin kontrolümüzde olmadığını kabul etmekten geçiyor. “Ben elimden geleni yaptım. Gerisini akışa bırakıyorum” diyebilmek, büyük bir içsel özgürlüktür.

7 sayısı içgörü, sezgi ve araştırmayı temsil eder. Her kararın görünmeyen bir yüzü vardır. Bu ay atılacak adımların kökü geçmişte olabilir, geleceği ise netlik ve dürüstlük belirleyecek. 9’un etkisiyle geçmiş anılar, eski ilişkiler, tamamlanmamış hikâyeler canlanabilir. Eski mahalleleri gezmek, çocukluk anılarına dönmek, aile büyükleriyle vakit geçirmek içsel dengeyi sağlayabilir. Bu ay nostalji ruhuna iyi gelir. Bir albüm açmak, bir eski dostu aramak, bir mezarlık ziyareti yapmak. Bunlar ruhsal köklenmeyi sağlar.

İçinizde tuttuğuz duygular sanatla açığa çıkmak istiyor olabilir. Şarkılar daha derin dokunur, şiirler daha çok konuşur bu ay. Yaz, söyleyemediğin ne varsa yazıya dök. Müzik dinle, çizim yap, bir atölyeye katıl. Kendini ifade ettikçe hafiflersin. Affetmek, vazgeçmek değil; kendini serbest bırakmaktır. Ruhun yükünü azaltmak, bedenin yükünü de hafifletir. Dua et, meditasyon yap, kalbine yük olanlara “teşekkür ederim” de. Her yük, bir şey öğretmeye geldi. Kalbinde bir kırgınlık taşıyorsan, bu ay onu dönüştürme zamanı. Çünkü Temmuz, sadece iyileşme değil; şifa yaratma enerjisiyle geliyor. Ama önce yara kabuğuyla yüzleşmeli.

16’dan gelen 7 enerjisinin gölgesinde ikilik, kararsızlık, geri çekilme, bağımlılıklara geri dönme ve nostaljik kaçışlar da olabilir. Ancak bu ay bizden “geçmişi tekrar etmek değil, ondan ders alarak yeni bir yol çizmemiz” isteniyor.16 sayısı, bazı ani kararların, sarsıcı gelişmelerin, görünmeyen gerçeklerin aniden ortaya çıkabileceğini gösteriyor. Her ne olursa olsun, olan biteni ceza gibi değil; yön değişikliği olarak görmek gerekir. Bazen evren bizi itmeden kıpırdamayız. Temmuz, “ya harekete geç ya da kabul et” diyen bir ay.   

İnsanlık, bir nevi ruhuyla yüzleşme sınavı verecek. Ve bu sınavda en çok ihtiyaç duyulan şey, merhamet, anlayış ve teslimiyet olacak. Ruhumuzun Müziğini Duyma Zamanı. Temmuz ayı bizlere açıkça şunu söylüyor; “Yeterince sustun. Şimdi içindeki sesi duymanın zamanı.”

Bu ay, görünmeyen gerçekleri görmek, bastırılan duyguları şifalandırmak, geçmişin zincirlerinden özgürleşmek ve kendi iç otoritemizi inşa etmek için büyük bir fırsat. Ve bu fırsatı, dış dünyanın karmaşasına değil, iç dünyanın sessizliğine kulak vererek değerlendirebiliriz.7, aynı zamanda bedenin gizli mesajlarını da temsil eder. Bu ay zehirlenmelere, sudan gelecek hastalıklara, mide, baş ve bağırsak sağlığına dikkat edilmeli. Sağlığınızı ertelemeyin. Bedeniniz dinleyin. Ruhsal yükleriniz bendenizin dili olabilir.

Her şeyin bir sesi vardır. Temmuz’un sesi içinizde duyduğunuz ama susturduğunuz şeyleri konuşmaya çağırıyor. Kendinize ait olmayan yükleri bırakın. Affetmeyi seçin. Bedeninizle, duygularınızla, hayatınızla yeniden tanışın. Çünkü her doğum sancılıdır ama beraberinde mucizeyi taşır.

 

Şifa, Teslimiyetle Başlar, Niyetimiz Olsun.

“Ruhumda tamamlanmamış ne varsa, artık bütüne kavuşsun. İçimde susmuş hangi ses varsa, doğru zamanda konuşsun. İlahi Adalet tecelli etsin. Kalbimle, aklımla ve vicdanımla.”

 

Elmas BACIOĞLU KAMA

NUMEROLOG

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum