Elmas BACIOĞLU KAMA

Haziran Ayı
“İlahi olanı seç. Aşkı gölgesiz yaşamak için önce kendi karanlığını tanı. Bağımlı
olduğun şeyleri fark et, sevgiyle serbest bırak. Çünkü gerçek aşk, özgürleştirir.”
Kalpten Doğan Sorumluluklar, Ruhsal Büyümenin Eşiği, Seçimler, Sevgi ve Ruhla
Bütünleşme Zamanı
Mayıs ayı, 5 sayısının devrimci ruhunu taşıdı. Zihinsel anlamda sarsıldık, sorguladık, eski
düşünce kalıplarımızla yüzleştik. 9 yılı kolektif olarak bize tamamlanmayı, vedaları, içsel
bir arınmayı getirdi. Ruhun derinliklerinde gizli kalmış ne varsa, bir bir gün yüzüne çıktı.
Mayıs , birçok kişi için kırılmaların, yol ayrımlarının ve ruhsal farkındalığın başlangıcı
oldu. Yılın tam ortasındayız. Zihinsel devinimlerin, içsel yüzleşmelerin ve fikirsel
dönüşümlerin merkezi olan Mayıs ayından çıkarken; Haziran bize bambaşka bir kapı
aralıyor. Artık sadece düşünmenin değil, hissetmenin de zamanı.
Haziran ayı, kolektif olarak “6” sayısının enerjisinde. Bu enerji bizden sadece dış
dünyayla değil, iç dünyamızla da ilgilenmemizi istiyor. Artık kalbimize dönme vakti. Sevgi
nedir, sorumluluk nedir, aidiyet nedir, yuvanın anlamı nedir? Bu sorular bu ay sıkça
karşımıza çıkacak. Çünkü 6, görünürde aileyi, ebeveynleri, yuvayı temsil eder. Ama
özünde çok daha fazlasıdır. İlahi aşkın titreşimiyle insan olmanın derin anlamını
hatırlatır. Kendimizi, ilişkilerimizi, geçmişimizle olan bağlarımızı yeniden gözden geçirme
çağrısıdır bu.
Ve şimdi...
Haziran 15/6 titreşimiyle bize “aşkı, dengeyi, sorumluluğu ve kalpten seçim yapmayı’’
getirecek. Bizlere bambaşka bir kapı aralayacak. Artık düşünmenin değil hissetmenim
zamanı. ‘’Ne ektin ne biçtin’’. Ne çok çıktı karşımıza bu soru. Oysa 2024 bize bu yıla
hazırlamıştı. Bu yıl, her ayın titreşimi bize kendi rakamının ekimini ve biçimini veriyor.6
sayısı haziran ayında, Mayıs’ın fikir tohumları filizlenecek. Bazen bir veda, bazen bir
buluşma... Bazen affetmek, bazen yeniden bağ kurmak... Haziran ayında artık o
tohumların duygusal kökleriyle yüzleşiyoruz. Bu yüzleşme kolay olmayabilir. Çünkü artık
sadece akılla değil, kalple karar verme zamanı. İşte bu yüzden Haziran ayı, hem sancılı
hem kutsal bir geçiş olacak. Maddeden manaya bir akıştır bu. Ve bu akış; teslimiyeti,
yavaşlamayı ve ruhla hizalanmayı gerektirir.
Bu ay; aile içi sorumluluklar artabilir, ebeveynlerle veya büyüklerle ilgili gündemler
oluşabilir. Af dilemek, affetmek, yarım kalmış bağları onarmak için zaman tanıyabilir
bize. Âmâ en çok da şunu sorar içten içe; “Gerçekten ne istiyorsun? Sadece görev için
mi varsın, yoksa gönlünle mi oradasın?” Haziran aynı zamanda birçok kişi için
evlilikler, nişanlar, aile kurma arzusu gibi gündemleri de beraberinde getirebilir. Fakat bu
yeni başlangıçlar; yüzeydeki bir heves değil, derinlikteki bir seçim olmalı. Yanı altı dolu
olmalı. İçinde sevgi kadar sorumluluk, huzur kadar emek, hayal kadar gerçeklilik de
taşımalı. Yılın ortası olmasıyla birlikte bu ay, içten içe bir muhasebe dönemidir. Hem
bireysel hem toplumsal düzeyde bu muhasebe yapılacak. Yılın ilk yarısında verilen
kararların sonuçları daha görünür hale gelirken, ikinci yarı için net bir yön belirlenmesi
gerekecek. Bu da bir tür “doğum” sürecidir. Ve her doğum gibi, sancılı ama umut doludur.
Kim bilir, belki de 2025 şimdi başlıyordur.
Ve dikkat…6 sayısının gölge tarafında; kontrol arzusu, mükemmeliyetçilik, bağımlılıklar,
dünya evi arzuları, ego, aşırı sorumluluk yüklenmek gibi zorlayıcı duygular da bulunur. Bu
da bizi hem bireysel hem kolektif anlamda sıkıştırabilir. Kimi zaman “yetişememek”,
“yetersiz kalmak” duyguları artabilir. Psikolojik dalgalanmalar, stres ve baskı hissi
yaygınlaşabilir. Teslim olunmazsa, kaygılar büyüyebilir. Bu yüzden bu ay, akışta kalmayı
ve kalpten gelen dengeyi kurmayı öğrenmemiz çok kıymetli olacak.
Dünya genelinde de Haziran ayı, Ekonomik dalgalanmalar, aile temelli toplumsal
hareketlenmeler, toplumu ilgilendiren büyük eğitim kararları, Ve doğa olaylarıyla ilgili
sert uyarılar getirebilir. Kolektif bilinçte, “düzen kurma” ve “temizleme” isteği artarken,
bunun aşırıya kaçması bazı otoriter tepkileri tetikleyebilir. Hakikatle yüzleşmeler
yaşanabilir. Gizli kalmış bazı gerçekler açığa çıkabilir. Dedikodu, iftira ve karalama gibi
konular gündemde daha çok yer alabilir. Bu yüzden iletişimde dürüstlük, yargıdan uzak
durmak ve sessizlikte kalmayı seçmek önem kazanır.
Haziran, ruhsal bir eşiktir. İnsanlık olarak neye sahip çıkmak istiyoruz? Ne uğruna
yaşamak istiyoruz? Hangi vizyonun parçası olmayı seçiyoruz? Bunlar sadece bireysel
değil, kolektif olarak da cevaplanması gereken sorulardır. Ve unutmayın ki, her şey bir
seçimle başlar. Seçtiğin her şey, seni bir adım daha kendine götürür ya da senden
uzaklaştırır. Haziran, bu seçimin kalpten yapılmasını ister. Yılın geri kalanı için temel bu
ayda atılır. Ve her temel, önce içimizde atılır...
2025 yılı zaten bir 9 yılı olarak tamamlanma, kapanış ve ruhsal dönüşüm enerjisi
taşırken; Haziran ayı bu süreci bir nevi “aşkın sınavı” ile test eder. Ne uğruna bağlısın?
Gerçekten sevdiğin için mi, yoksa korktuğun için mi bırakamıyorsun?
Bu ayın ruhu diyor ki; denge, sadece dışarıda değil, içeride de kurulur. Evini
güzelleştirmek istiyorsan önce kalbini temizle. Ağzından çıkan her söz, geleceğine
gönderdiğin bir tohumdur. Haziran 2025, sadece bir yaz ayı değil. Bir dönüşüm eşiği. Bir
"içsel ev" inşası. Bir kalp muhasebesi. Bu yüzden sor bakalım kendine, “Hangi
kelimelerle inşa ediyorum dünyamı?” Çünkü gökyüzü bu ay, sadece bakmıyor...Dinliyor.
Elmas BACIOĞLU KAMA
Numerolog