Cengiz HORTOĞLU

Memento Mori

“Hayatın en güzel günleri daha erken demekle geçer, sonra çok geç olur.” Flaubert

Büyük felaket bize bir kez daha gösterdi ki, bu dünyadaki konukluğumuzun ne zaman biteceğini bilemiyoruz. Yaşanan acılar derin izler bıraktı. Beni en çok yaralayan da yarım kalmış hayatlardı. Yarım kalan aşklar, düğüne hazırlanan nişanlılar, çocuklarına doyamayan anneler, bu dünyaya yeni gelmiş bebeler, tamamlanmamış hayaller. Ne çok hikâye yarım kaldı? 

Hiçbir hayat hikayesi yarım kalmasın isterim, en büyük dileğim budur. 

Memento mori, Kıbrıslı Zenon’un kurduğu Stoacılık Okulu’nun en önemli mantralarından biridir, anlamı “öleceğini hatırla” demektir. Roma imparatoru Marcus Aurelius, Stoacı bir filozoftur. Bu sözün sık sık kulağına fısıldanması için birini görevlendirmiştir.

Bilmeden yaşıyoruz az sonra neler olacağını…

Sedye üzerinde ameliyathaneye doğru ilerlerken zihnimden sürekli akan tek şey, ‘Romanım yarım kaldı, ya tamamlayamazsam.’ düşüncesiydi. Bize en çok huzur veren duygu tamlık duygusudur. Hayatımızda ne zaman bir şey eksik kalsa, ne zaman bir şeyi ertelesek bu bizi mutsuz eder.

Peki buna rağmen neden her şeyi erteleriz? Tatil planlarını, dost ve arkadaşlar aramalarını, sevgimizi ifade etmeyi… Hep daha sonraya bırakırız. “Bugün görüşelim” yerine, “Görüşmek dileğiyle…” deriz.

Bir adam tanımıştım, her gün mezarlığa eşini ziyarete giden…
Merak ettim, “Neden?” diye sordum. Sormaz olaydım, üzüntümden kaç gece uyuyamadım.

Eşi bir mağazada kırmızı bir elbise görmüş ve çok beğenmiş. “Bunu bana alır mısın?” demiş. Defalarca istemesine rağmen adam hep ertelemiş. Oysa maddi durumu da çok iyiymiş. Artık bir gün “Bu elbiseyi almalıyım,” demiş, mağazaya girmiş ve elbiseyi almış ve de bir hediye paketi yaptırmış.

Eve geldiğinde eşinin kalp krizi geçirdiğini ve hastaneye kaldırıldığını öğrenmiş. İyileşmesi için her gün dua etmiş, ama bu mümkün olmamış. Eşi o elbiseyi giyemeden yaşamını yitirmiş. Yarım kalan her hikâye acı verir bana…

Sevgili okurum, ne yapacaksan şimdi yap. Yarını bilmiyoruz, sadece tahmin ediyoruz.  Sevdiklerine “Seviyorum” de, gülümse, bir dostunu ara, bir iyilik yap… Tamlık duygusu insana huzur verir. Lütfen yarım bırakma! Aslında bugün de yarındı. Bunu unutma!

Hukukçu/Yazar Cengiz HORTOĞLU